23 Ocak 2014 Perşembe

Terbiyeli İşkembe Çorbası Tarifi



Sakatat ürünleriyle yapılan hemen her şeyi çok severim. 3 - 4 yıl önce sabahın 7 sinde canım eşimle beraber fellik fellik işkembeci arayışımız sakatat düşkünlüğümüzün minik bir göstergesidir.
Haftalık alışverişimiz sırasında eşimin canının işkembe çorbası çekmesi sonucunda bana da kolları sıvamak düştü. Ben bu çorbayı yaparken et suyu kullanıp, terbiyeledim ve tadına doyamadığımız bir lezzet ortaya çıktı. Hatta çorbayı babam içtiğinde anneme "Hanım bundan sonra sen de böyle terbiyeli yap" dedi :)
Gelelim bu enfes işkembe çorbasının tarifine...

Malzemeler;
  • 500 gram işkembe,
  • 500 gram kemikli et,
  • 1 adet soğan,
  • Sirke,
  • Kırmızı pul biber ve tereyağı (sunum için)
Terbiyesi için;
  • 3 yumurta,
  • 1 limon suyu

Yapılışı;

Öncelikle işkembemizi yarım saat kadar düdüklüde haşladıktan sonra suyunu süzelim, derin bir kaba alıp üzerine tekrar sıcak su ve bir miktar üzüm sirkesi dökelim. Düdüklüye bu defa kemikli etlerimizi, soğanı koyup üzerine su ilave edelim ve 1 saat kadar haşlayalım.






Etlerimiz haşlanırken işkembelerimizi doğrayalım. Haşlanan kemikli etleri bir tabağa alıp et suyunu süzelim. İşkembeleri et suyuyla birlikte tekrar düdüklüye alıp 1 saat kadar orta ateşte pişirelim. Etleri kemiklerden ayırıp minik minik didikleyelim. İşkembeler haşlandıktan sonra didiklenen etleri ve bir miktar tuzu ekleyip 10 dk kadar kaynatalım. Et ve işkembe tadı özdeşleştikten sonra terbiyesini bağlayabiliriz.

Terbiyesi için 3 yumurta sarısını iyice çırpıp sonra üzerine limon suyunu ekleyelim. İşkembenin suyundan bir kepçe terbiyenin içine döküp hızlı hızlı çırpalım ki terbiye alışsın. Son olarak terbiyeyi yavaş yavaş işkembenin üzerine dökelim aynı anda işkembe çorbasını karıştırmaya devam edelim. Bir taşım kaynadıktan sonra ocağın altını kapatabiliriz.

Servis sırasında tereyağını kızdırıp pul biberi ekledikten sonra, çorbamızın üzerine dökelim. Tercihe göre limon ve sirke dökebilirsiniz ama ben sade olarak çok seviyorum. Terbiyesinde bir limonun suyu olduğu için hafif ekşi tadı benim için yeterli oluyor.


Afiyet olsun :)

11 Ocak 2014 Cumartesi

Sebzeli Dana Pirzola Tarifi


Kıvamında ve doğru şekilde pişmiş bir et her gün yesem bıkmayacağım yiyecekler arasındadır. Eti bu kadar çok sevmem ve sık sık pişirmem nedeniyle bu konuda baya başarılı olduğumu söyleyebilirim (en azından eşim öyle söylüyor ben ve damak lezzetim de onu doğruluyorum).

Malzemeler (2 kişilik):
  • Yarım kilo dana pirzola,
  • 2 adet kırmızı biber,
  • 2 adet çarliston biberi,
  • 1 adet meksika biberi (olmasa da olur ama acı sevenler için ısrarla tavsiye ederim),
  • 200 - 300 gram mantar,
  • 15 - 20 adet arpacık soğan,
  • 4 - 5 diş sarımsak,
  • Tuz, karabiber, kekik, zeytinyağı 

Yapılışı:

İyi yemek iyi malzemeden çıkar felsefesi ile güvendiğimiz bir yerden dana pirzolamızı alıyoruz (Ankara'da yaşayanlar için Bilkent Real'i şiddetle tavsiye ederim. Burada satılan et ve balığın tazeliğini, lezzetini ben başka yerde bulamadım). Etlerimizi tuz, karabiber, zeytinyağı ile harmanlayıp buzdolabına kaldırıyoruz. Geniş bir tavaya zeytinyağı döküp, soyduğumuz arpacık soğanları ve sarımsakları yüksek ateşte kavurmaya başlıyoruz (sıçrayan yağlara dikkat :)).


Rengi dönen soğan ve sarımsaklarımızı ayrı bir tabağa alıp aynı tavaya etlerimizi ilave ediyoruz. Etlerin suyunu içine hapsetmesi için yüksek ateşte pişme işleminin devam etmesi çok önemli. Etlerimiz pişerken sebzeleri iri iri doğruyoruz.


Her 2 yüzü de 7 - 8 dk civarında piştikten sonra etlerimizi alıyoruz. Aynı tavaya sebzelerimizi koyuyor ve yüksek ateşte pişirmeye devam ediyoruz.


En son sebzelerimizi de pişirdikten sonra yaklaşık 7 - 8 dk, etleri tavaya tekrar alıp 1 - 2 dk kısık ateşte sebzelerin yağa bıraktığı lezzet ile özdeşleşmesini sağlıyoruz.


Sebze lezzeti ile özdeşleşen bu arada tekrar sıcacık olan pirzolalarımızı sebze yatağının üzerine koyup servis ediyoruz. Sonuç hafif acılı, yumuşacık etler eşliğinde etin tadını içine çeken sebzeler oluyor. Afiyet olsun :)


6 Ocak 2014 Pazartesi

Brownie Kurabiye Tarifi (Islak Kurabiye)


İlk defa canım arkadaşım Gözdeciğimin ellerinden yediğim bu lezzetli kurabiyenin tarifini aldıktan sonra ilk fırsatta kendime göre uyarlamalar yapıp bir kaç defa farklı versiyonunu denedim. Her tatlı tarifinde olduğu gibi şeker miktarını azaltıp, margarin yerine tereyağı kullandım. Sonuç çok pratik, tadı enfes bir kurabiye oldu.

Malzemeler:

Kurabiyesi için;
  • Oda sıcaklığında 125 gr tereyağı (Pınar ın küçük paket tereyağı ile aynı miktarda)
  • 1 çay bardağı zeytinyağ,
  • 1 paket kakao (25 gr),
  • 1 yumurta,
  • 1 paket kabartma tozu,
  • Vanilya özütü (yoksa 1 paket vanilya da olur)
  • 2,5 su bardağı un
Şerbeti için;
  • 1,5 çay bardağı şeker,
  • 2,5 çay bardağından bir parmak az su,
  • Bir kaç damla limon suyu

Yapılışı:

Öncelikle şerbetini hazırlamakla başlıyoruz. Şeker ve suyu dar bir tencereye koyup kaynadıktan sonra bir kaç damla limon suyunu ekleyip 2 - 3 dk daha kaynadıktan sonra altını kapatıp soğumaya bırakıyoruz ve biraz ılıdıktan sonra buzdolabına kaldırıyoruz.

Kurabiyesi için malzemelerde de göreceğiniz üzere daha hafif olması için ben hiç şeker kullanmıyorum. Çukur bir kaba tereyağı, zeytinyağ, kakao, yumurta, vanilya özütünü alıp iyice çırpıyoruz. Sonra elekten geçirdiğimiz kabartma tozu ve unu yavaş yavaş ilave ediyoruz. Tüm karışım iyice özdeşleşene kadar yoğuruyoruz. Fırınımızın sıcaklığını 180 dereceye getirip, karışımımızdan ceviz büyüklüğünde parçalar alıp elimizle şekil veriyoruz.


Yağlı kağıt serilmiş tepsiye dizdiğimiz kurabiyeleri fırında 15 - 20 dk kadar pişiriyoruz. Benim fırınımda tam 17 dk da istediğim kıvama geliyor.


Pişen kurabiyelerimizi hızlı bir şekilde her tarafı şerbete batacak şekilde batırıp çıkarıyoruz ve servis tabağına yerleştiriyoruz. Burada şerbette kurabiyeyi uzun süre bekletmemek önemli özellik ilk denediğiniz 5 - 6 kurabiye çok sıcak olacağı için şerbet içerisinde dağılabilir.

Kurabiyelerimizin üzerine hindistan cevizi serpip, yanında güzel bir çay eşliğinde afiyetle yiyoruz.
NOT: 4 - 5 saat buzdolabında bekleyince tadı daha bir güzel oluyor.

Afiyet olsun :)

3 Ocak 2014 Cuma

Balkabağı Çorbası Tarifi (Sebzeli)



Balkabağını hep tatlı haliyle yemeye alışmış bir insan olarak bu çorbayı ilk duyduğumda açıkçası biraz tuhaf geldi. Farklı lezzetlere açık olduğum için denemekten zarar gelmez diyip kolları sıvadım. Balkabağı miktarının az olması, diğer sebzelerin ve pul biberin eşlik etmesi sonucunda evime yeni bir tat katmış oldum.

Malzemeler:
  • 1 dilim kabak (yaklaşık 250 gr)
  • 1 adet pırasa,
  • 1 adet havuç,
  • 1 adet patates,
  • 1 adet büyük boy soğan

Yapılışı:

Öncelikle çorba tenceremize bir miktar zeytinyağı koyup, iri iri doğradığımız tüm malzemeleri üstüne ekliyoruz. Yüksek ateşte sebzelerin rengi kızarıncaya kadar piştikten sonra 2 lt sıcak su ve bir tutam tuz ilave edip tenceremizin kapağını kapatıp, ocağın altını kısıyoruz.


Yarım saat sonra çorbamızı blender dan geçirip, kıvamını istediğimiz hale gelene kadar sıcak su ekliyoruz. Eşim ve ben çorbaları koyu kıvamda sevdiğimiz için 0.5 lt su ekledim.

Çorbamızı kaseye koyup, bir miktar pul biber serperek servis ediyoruz. Afiyet olsun :)

(Not: Çorbanın balkabağı miktarı az olduğu için şekerli tadı oldukça az oldu. Üzerine serpilen pul biber ise lezzetini baya artırdı.)